Yorumları: 2,808
Konuları: 3
Kayıt Tarihi: 01-05-2011
Teşekkür Puanı:
226
CNBLUE in Star1 Vol. 3 June 2012 issue
CNBLUE Star1 Vol. 3 - 2012 Haziran Sayısı
- Bugün hava çok sıcak, nihayet fotoğraf çekimlerini bitirmek nasıl hissettiriyor? Bir televizyon stüdyosunun yanında olan Yeouido'ya varmak bir kaçış duygusu gibi değil mi?
Yonghwa: Evet, havanın çok sıcak olmasına rağmen çok ilginç bir fotoğraf çekimi oldu. Aslında CNBLUE çok sıkıcı bir grup, hiçbirimiz kaçmayı hayal etmedik ve hiçbirimiz kaçmadık da. Ve isyankar bir düşünceye sahip değiliz. Programımızı bitirdikten sonra hemen eve gidiyoruz, daha sonra Jungshin'in odasına gidip onun yatağında hep beraber sohbet ediyoruz. Böyle rahatlıyoruz. Bazen canımızı sıkan insanlar olduğunda onlar hakkında dedikodu yapıyoruz. Aynen bugün olduğu gibi birlikte dışarı çıkmak, Yeouido'ya gelmek ve bu küçük kaçış duygusu çok da kötü değil.
Jungshin: Bu doğru. Bugün havanın çok sıcak olacağını biliyorduk. Aslında CNBLUE ile kaçış kelimesini ilişkilendirmek zor. Dördümüz film izleyerek ve birlikte sohbet ederek rahatlayabiliyoruz. Bu yüzden bunun gibi normal şeylerden kaçmaya gerek yok. Çünkü dördümüz çabuk sıkılan biri değiliz, üstelik duygularımızı nasıl anlamlandırabileceğimizi biliyoruz bu nedenle sorun yok.
- Bu harika, tanıtımlar sırasında da baskı hissetmiyor musunuz? Ve her şeyden memnun musunuz?
Yonghwa: Bu doğru. Çünkü doğruyu söylemek gerekirse yüksek bir beklentimiz yoktu fakat sonuçlar çok iyiydi. Ayrıca çok ilgi ve sevgi gördük bu yüzden keyfimiz yerinde.
Minhyuk: Albüm tanıtımları sırasında, sahnedeyken aklımızda bu düşünce vardı.
- Gösterinin birinde Yonghwa “Temsilcilerimiz Kore sığır eti ısmarladı bu yüzden bu albümün tarzı üzerindeki inatçı isteğimden vazgeçtim,” demişti. Bu yüzden bu albümün tanıtımları sonrasında temsilcinizin söylediklerinin doğru olduğunu düşünüyor musun? “O zaman ne olursa olsun mücadele etmeli ve üzerinde durmalıydım” pişmanlığında mısın?
YongHwa: (Bir anlığına derin olarak düşünür) Aslında biraz pişmanlığım var, kendi görüşüme bağlı kalmam gerekirdi. Sonuçtan memnun olduğum anlamına gelmiyor, çünkü albümü aceleyle hazırladık bu yüzden pişman olduğum kısımlar var. “Eğer hazırlık sırasında biraz daha dinlenebilseydik belki sonuçlar daha iyi olacaktı,” gibi düşünceler her zaman var. Fakat bu albüm beklentimizi aştı. Herhangi bir hırs olmadan mutlu bir şekilde çalışıyoruz, fakat beklenmedik bir şekilde ödüller aldık bu yüzden büyük bir başarı duygusu ve mutluluk hissediyorum. Ayrıca triple-crown ödülünü kazanmaya çalışmıyoruz.
- Tanıtım faaliyetlerinden sonra herhangi bir tatiliniz var mı?
Jonghyun: Hayır, hiç yok. Tanıtım faaliyetlerimizden sonra çalışmaya devam edeceğiz. Solo faaliyetler veya bir sonraki albüm hazırlıklarıyla meşgulüz.
- Size 1 haftalık tatil verselerdi?
Yonghwa: Yurtdışında tatil yapmak istiyorum. Gidebilirsem mutlaka JungShin ile gideceğim. JungShin'i cebime koyabilirsem gerçekten cebime koymak ve onu her yere götürmek istiyorum. Onun masraflarını da ben karşılarım, JungShin isterse neresi olursa olsun onunla gitmek istiyorum. O benim bir şey yapma isteğimi arttırıyor. Çok rahat biri, benimle ilgileniyor ve hakkımda endişeleniyor... Gerçekten çok sevdiğim bir kardeşim.
Jungshin: (Derin bir nefes alır ve iç geçirir) Bu bir tür efendi-köle ilişkisi. Lütfen ilişkimiz hakkında tuhaf fikirlere kapılmayın.
- Siz çocuklar derin bir ilişkiye sahipsiniz. Dördünüz 24 saat birlikte kalsanız kavga edersiniz, değil mi?
Minhyuk: 5 yıldır birlikte yaşıyoruz fakat garip bir şekilde gerçekten bir kez bile kavga etmedik. Dördümüz gerçekten yakınız, birbirimizin neyi sevip sevmediğini çok iyi biliyoruz, bu yüzden diğerlerinin hoşlanmadığı şeyleri yapmaktan kaçınıyoruz, birbirimizin duygularını önemsiyoruz. Bu yüzden nadiren tartışıyoruz ve bizi kavga etmeye götürecek şeyler yapmıyoruz. Herkes “Yağmur zemini güçlendirir,” veya “erkeklerin yakınlaşması için kavga etmesi gerekir,” der fakat biz gerçekten istisnayız.
- Peki eğer birbirinizin kusurlarını söyleseydiniz, ne söylerdiniz?
Yonghwa: Sadece bir tane mi söyleyebiliyoruz? Jungshin'in şaka yapma arzusu çok güçlü. Sizi güldürmeye kararlıysa şakayı gerçekten çok ileri götürebiliyor. Ona defalarca “Bir kere yapman yeterli,” dedik fakat asla değiştirmiyor.
Jungshin: Minhyuk'un hiç kusuru yok. Bazen kendi iç dünyasında yaşıyor. Hala genç olmasına rağmen çalışırken itaatkar ve ciddi fakat o olgun. Gerçekten onun hatasını bulamazsınız.
Minhyuk: Neden böyle söylüyorsun? Ben de çok kusurları olan biriyim. Hmm... Yonghwa hyung sağlığına dikkat etmiyor, bu bir kusur. Boğazından rahatsızlandığında konuşmaması ve dinlenmesi gerekiyordu fakat çok konuştu ve o da şaka yapmayı çok seviyor.
Yonghwa: Yani özetle çok gürültülü olduğumu mu söylemek istiyorsun?
Jungshin: Jonghyun hyung yemek konusunda çok seçici. Ben de çok seçiciyimdir ama Jonghyun hyung hala benden bir seviye önde. Bu yüzden ne yiyeceğimizi seçerken her zaman ikilemde kalıyoruz.
- Bunlara rağmen sizin kardeşçe sevginizi hissedebiliyoruz. Gerçekten çok yakın görünüyorsunuz.
Yonghwa: Biz kendimize her zaman “Hiçbir grup bizim kadar yakın değil,” diyoruz. Bu yüzden gerçekten eğlence sektöründe fazla arkadaşımız yok. Hiç ünlü bir arkadaşımla özel olarak görüşmedim.
Jungshin: Her zaman birbirimize kenetliyiz, bir üyenin solo aktivitesi olduğunda ve gruptan ayrı kalması gerektiğinde bunun boşluğunu hissediyoruz. Dördümüzün telefonunda sohbet odası var, bütün gün sohbet ediyoruz ve diğerlerinin de görmesi için kendi çektiğimiz fotoğraflarımızı gönderiyoruz. Nasıl bu kadar çok konuşacak şeyimiz oluyor bilmiyorum... Bu gerçekten komik. Ayrıca birbirimizi sık sık arıyoruz. Ben ve Yonghwa hyung konuşacak hiçbir şeyimiz olmasa bile birbirimizi arayıp sadece “Ne yapıyorsun?” “Yemek yedin mi?” gibi şeyler soruyoruz. Sevgilier gibi, değil mi? Fakat bunu yanlış anlamayın~
- O zaman birbirinizde kıskandığın bazı şeyler yok galiba, değil mi?
Minhyuk: Tabiki, biz kesinlikte bu tür şeyleri kıskanmıyoruz. Diğer üyelerin tek başına programı olduğunda kıskanmaktan çok “Bu çok yorucu olmalı,” şeklinde hissediyoruz. Ve endişeleniyoruz. Ya da motive olmuş hissediyoruz “Daha sıkı çalışmalıyım,” diye düşünüyoruz. Diğerinden daha iyi konumda olmak için birbirimizle yarışmıyoruz.
- Artık telefonunuz varmış gibi görünüyor. Yeni çıkış yaptığınızda yok muydu?
Yonghwa: Evet, bu yılın başında telefonumuz oldu~ Temsilcimiz her şeyle ilgileniyor, hatta telefonlarımızı kullanıma hazır hale getirip bize verdi. Son zamanlarda, telefonumuz olmasaydı nasıl hayatta kalacağımız hakkında düşünüyorum. Cep telefonuna sahip olmak için en iyi zaman ne? Sipariş vermek istediğinizde. Önceden sadece menajerimiz yakındayken sipariş verebiliyorduk ama şimdi kendi başımızın çaresine bakabiliyoruz.
- Anlıyorum, o zaman sizde bir çok bayan sanatçının telefon numarası olmalı, değil mi?
Jungshin: Telefonuma bakmanıza izin vereceğim, sipariş verdiğimiz mağazaların numaraları hariç başka bir numara yok.
- Bir şarkı yazmak isterseniz, aşk deneyimine sahip olmalısınız, değil mi?
Yonghwa: Dördümüzün de yeterince deneyimi olmadığı için mi yoksa başka bir sebepten dolayı mı bilmiyorum, pek fazla aşk şarkımız yok. Aslında şarkıların çoğu takip ettiğimiz hayallerle ilgili.
- Ah, son zamanlarda Minhyuk <My Husband Got A Family> dizisinde oynuyor. Gerçek hayatta Cha Se Gwang ile herhangi bir benzer yanın var mı ve gerçek hayatta nasıl bir insansın?
Minhyuk: Ben mi? Ben kesinlikle öyle biri değilim. Kesinlikle bir kazanova değilim, sadece tek kişiyi sevebilecek biriyim.
Yonghwa: Bu doğru. Minhyuk çok romantik biri. My Husband Got A Family dizisini çekerken o büyük farkı hissettin değil mi? Ona baktığınızda aslında Minhyuk'un hızlı tempoda bir hayata sahip sevimli bir genç olduğunu anlarsınız. O tek bir kıza kendisini adayacak kişi. Haklıyım değil mi? Aldatamazsın değil mi? (güler)
- Sahnedeki gösterişli ve şık kıyafetler ile karşılaştırıldığında, CNBLUE rahat ve konforlu havaalanı modasını tercih ediyor, bunun güncel bir konu haline geldiğini biliyor muydunuz?
Yonghwa: Biz mi? Havaalanında fotoğrafımızı çeken birisi mümkün olduğunca en rahat kıyafeti giydiğimizi bilir. Önceden kıyafetlerimize çok dikkat ederdik, fakat şimdi “rahat kıyafet en iyisi”, şeklinde düşünüyoruz bu yüzden kıyafetlerimizi rastgele seçiyoruz. Ve dışarı çıktığımızda sadece sportif kıyafetler giymek istiyoruz, fakat kameralar olduğundan dolayı hala az giyiniyoruz.
- Anlıyorum, birbirinize vermek istediğiniz herhangi bir moda tavsiyesi var mı?
YongHwa, MinHyuk, JungShin: Jonghyun'un bereleri!
Minhyuk: Ne zaman bere takmaya başladı bilmiyorum. Doğruyu söylemek gerekirse, ona bunun gerçekten garip olduğunu söyledim bu yüzden daha sonra giymedi fakat hala ortalıkta bereyle dolaşıyor.
- Sahnede hoşlanmadığın bir stil var mı?
Yonghwa: Aşırı dekoratif tarzı sevmiyorum mesela gölgeli makyaj gibi şeyler. Herkes güçlü bir şarkı olduğunda onu görsel olarak da yansıtmamız gerektiğini düşünüyor. Örneğin, çok kalın bir eyeliner veya deri giysiler. Bu görüşü sevmiyorum, umarım kendi tarzımıza sahip olabiliriz.
- Peki gelecekte herkese ne tür bir CNBLUE göstermeyi umuyorsunuz?
Yonghwa: Biraz daha güçlü bir CNBLUE gösterebilirsem benim için yeterli olur. Herkes CNBLUE'nun “I’m a loner” ve “Love Light” gibi şarkıları söylemeye uygun olduğunu düşünüyor. Bu nedenle çeşitli tarzdaki müziğimizi göstermek istiyoruz.
Jungshin: Şu an en büyük ödevimiz ön yargıları yok etmek, bu yüzden bunun için sıkı çalışacağız.
Minhyuk: Bu doğru. Bu yılın ikinci yarısında Kore'deki herkes yeni müziğimizi dinlemeli. Şu an tüm üyeler ciddi bir şekilde buna hazırlanıyor. Çünkü yeni müzik tarzımızı ortaya koyacağız bu yüzden lütfen herkes bunu sabırsızlıkla beklesin. Ayrıca müziğin yanında oyunculuğumuz sayesinde farklı görünüşlerimizi de göstereceğiz, millet lütfen bizi desteklemeye devam edin!
JunHong
Spoiler in English
- Today is very hot, how does it feel to finally finish the photo shoot? Arrived at Yeouido which is beside a television studio isn’t there a sense of escape?
Yonghwa : Yes, although it’s very hot but it’s a very interesting photo shoot. Actually, CNBLUE is a very boring group, none of us dream of escaping, and no one escaped too. And we don’t have rebellious mentality. After we finish our schedule we immediately go back home, then we will go to JungShin’s room, everyone stay in his bed chatting. This is how we relax. Sometimes when there are people who gave us pressure, we will gossip about them. But just like today, 4 of us went outdoor together,arrived at Yeouido this small sense of escape is not too bad.
Jungshin: That’s right. Today we just know that it’s very hot out here. Actually it’s hard to relate CNBLUE and the word escape. The 4 of us, we can relax just by watching a movie and chatting together. So there is no need to escape from reality that sort of thing. Because 4 of us don’t easily feel the pressure, furthermore we understand how to sort our feelings so it is ok.
- That’s great, so during promotional period you don’t feel the pressure as well? and are satisfied with everything?
YongHwa: That’s right. Because, to tell you the truth we didn’t have high expectation, but the results were very good. Furthermore we received a lot of attention and love so we are always in good mood.
MinHyuk: During album promotion we had this mindset that we are playing on stage.
- In one of the show, YongHwa said “Because our representatives treat me korean beef, so I gave up my stubborn request about this album’s style”. So after this album promotion, do you feel that what the representative said is right? Or do you have the regret “No matter what happen at that time I should fight and hold on”?
YongHwa (Think hard for a moment) : Actually, I do have some regret, I should hold on to my own opinion. It’s not that I am not satisfied with the result, because at that time we prepare too hastily for this album so there are a lot places that I regret. There are always this kind of idea “If we are a little bit relaxed during the preparation, maybe the result will be better”. But this album did exceed our expectation. We happily work without any greed, but unexpectedly we won some trophies, so i feel a great sense of accomplishment, and happy too. Furthermore, we don’t really seek triple-crown this sort of thing.
- After the promotion activity, is there any break?
Jonghyun: No, none at all. After the promotion activity we keep on working. Solo activity, or learning for preparation of our next album
- If they give you 1 week break?
YongHwa: I want to have a vacation abroad, If I can go I will absolutely take JSand go together. If I can put JS in my pocket, I really want to put him in my pocket and take him everywhere. I will pay for all of his expenses as well, as long as JS agree, no matter where it is I want to go with him. He really makes me willing to do things until this extent. Very comfortable, good at taking care of me, and concern about me… Really a brother that I really like.
Jungshin (Breathe deeply and sigh) : It’s a kind of master and slave relationship. Please don’t have strange ideas about our relationship.
- You guys have deep relationship with each other. If 4 Man have to stay together for 24 hours, you will quarrel too right?
MinHyuk: We live together for 5 years, but the strange things is we really never even once have a fight. 4 of us are really close, we know clearly what each of us loves and hates, we will purposely avoid what others hates, we take care of each other feelings. So we seldom fight, and will not do something that will make us fight. Everyone always said that “The ground gets harder after rain” or “man need to fight to get even closer”, but we really are an exception.
- Then , what if you have to say about each other flaw?
YongHwa: We have to say only one? For JS, his desire to joke is too strong. If he decided to make you laugh, his joke will definitely went too far. We said many times that “Just once is enough” but he never change it.
JungShin: MH don’t have any flaw. Except that he sometimes live in his own world. He is obedient, serious when working, although he is still young, but he is mature. Really can’t find his fault.
MinHyuk: Why do you say so? I am someone who is full off flaw too. Erm..YongHwa hyung don’t take care of his body well this is a flaw right. When his throat hurt he shouldn’t talk and have to rest obediently but he really talks a lot, and he likes to joke a lot too.
YongHwa: So, the summary is you want to say that I’m very noisy?
Jungshin: JH hyung is very picky about food. I’m very picky about food too but in the end JH hyung still one level above me. Because of this when trying to choose what to eat, we are always in dilemma
- Even like this, we can still feel your brotherly love. Looks like you guys really close.
YongHwa: We, ourselves always said that “No other group is closer than us”. So we don’t really have friends in entertainment industry. I’ve never met celebrity friend in private seat.
JungShin: We always stick together, but if there is one person who have a solo activity and need to leave the group we will feel the emptiness. So 4 of us has a group chat room in our phone, we will chat the whole day, we will send our selca for everyone to see too. I don’t know why he have a lot to say.. it’s reallt funny. We often call each other too. Me and YongHwa hyung even though there is nothing happen, but we used to call each other even though it’s just one sentence “what are you doing” “have you eaten yet?” like this. Just like the level of lovers right? but don’t misunderstand it~
- Then, you don’t have something that you are jealous with each other right?
MinHyuk: Of course, we absolutely don’t have jealousy this kind of thing. When other member have solo schedule, rather than envy we will feel “it must be so tiring” like this. And we will worry. Or we will feel motivated and think “I have to work harder”. Within us, we don’t have anyone who want to compete to get better position.
- Looks like you have cellphone now? When you just debuted you don’t have it right?
YongHwa: Yes, we got our phone early this year~ Our representative take care of everything, even activating our phone and give it to us. Recently, sometimes I thought about the day when we don’t have phone, how do we survive. When is the best time to have a cellphone? When we want to order a delivery. Previously, we can only order a delivery when our manager is around, but now we can take care of it ourselves.
- I see, so there must be a lot of female artist’s phone number right?
JungShin: I will let you see my phone, we really don’t have any other phone number except the delivery shop’s number
- If you want to write a song, you need to have love experience isn’t it?
YongHwa: I don’t know if it’s because 4 of us don’t have enough experience or what, we don’t have a lot of love songs. Basically most of them are about chasing dreams that sort of songs.
- Ah, recently MinHyuk act in <My Husband Got A Family>, In real life do you have any similarities with Cha Se Gwang, and what kind of person are you in real life?
MinHyuk: Me? I am definitely not someone like that. I am absolutely not a womanizer, I am someone who will only love one person.
YongHwa: That’s right. MH is a very romantic person. When filming <MHGF>, you will feel a big difference with yourself right? When you look at him, you will know that MH actually is a cute youngster who has a fast-paced life. He is a kind of person who will devote himself to one girl. Am I right? You wouldn’t cheat right? (laugh)
- CNBLUE, compared to the flamboyant and fashionable outfit on stage, you emphasize more on casual and comfortable airport fashion, this has become a hot topic do you know that?
YongHwa: Us? Anyone who took a picture of us in the airport will know that we really wear the most comfortable outfit possible. We used to pay a lot of attention to our outfit, but now we feel that “comfortable is the best”, so we randomly choose something to wear. And we really want to just wear a sportswear when we went out, but because there are cameras so we still have to dress up a little bit.
- I see, is there any fashion advice you want to give to each other?
YongHwa, MinHyuk, JungShin: JH’s beanie!
MinHyuk: I don’t know when d he starts to wear beanie. To tell you the truth, I already told him that it’s very strange so don’t wear it next time, but he still walk around with it.
- On stage, any style that you don’t like?
YongHwa: I don’t like overly decorative style, for example smoky make up that sort of things. Everyone think that because it’s a powerful song so we need to emphasize on the visual. For example, a very thick eye liner, or leather clothing. But i don’t like this prejudice, i hope we can have our own style.
- So, in the future what kind of CNBLUE you hope to show to everyone?
YongHwa: If I can show a more powerful CNBLUE is enough for me. Everyone thought that CNBLUE only suitable to sing “I’m a loner” and “Love Light”. So we want to show our variety of style in music.
JungShin: Our biggest homework is to break our prejudices now, so we always work hard for that.
MinHyuk: That’s right. In second half of this year we should let everyone listen to our new music in Korea. Now, all members seriously prepare for it. Because we are going to challenge a new style of music so everyone please look forward to it. Furthermore, beside music we will let you see our different looks through our acting, everyone please continue to support us!
Cnbluestorm
Yorumları: 2,808
Konuları: 3
Kayıt Tarihi: 01-05-2011
Teşekkür Puanı:
226
M.I.B discuss how they’ve developed as a hip hop group since their debut
M.I.B Çıkışlarından Beri Bir Hip-Hop Grubu Olarak Nasıl Geliştiklerini Anlattı
Hip hop grubu M.I.B, son albümleri ‘Illusion‘ ve çıkış parçaları “G.D.M.“ tarzında yeni bir kontrast ile geri döndü.
Grup, modern melodileri ve etkileyici rapleri birleştirerek isyankar bir çıkış imajından, tüm gözleri üzerine çeken daha yumuşak birine dönüştü.
Grup üyelerinden Cream, “Bu sefer duygularımız aracılığıyla halk ile yaptığımız söyleşideki odak noktalarımızı koyduk. Kangnam hyungun vokalleri üzerinde durarak, gelecekte yürürken oluşturacağımız yol ve halkla yakınlaşmamızı sağlayacak, güvendiğim bazı pop öğeleri ekledik. Başlangıçta, kendi müziğimizi yapmaya ve halka sunmaya odaklanmıştık fakat şimdi çevremizdeki insanların görüşlerini de dikkate alıyoruz”, şeklinde konuştu.
Üyeler, geri dönüşleriyle zihniyetlerinin değiştiğini belirtti. Özgür ruhlu bir hip hop grubu olarak çıkış yapmalarına rağmen, tarzlarını geliştirmelerinde halk ile yaptıkları çalışmanın önemini fark etmeye başladılar.
5ZiC, “Halkdan daha rahat bir şekilde yakınlaşmak için bize izin vermelerini istedik. Şarkımızın ismini İngilizce'den Korece'ye değiştirirken ve güneş gözlüğümü çıkarıp yüzümü gösterirken herkese daha rahat bir şekilde yaklaşmak istedik. Tüm üyeler kilo verdi ve daha cool bir görünüm kazandı. İlk albüme göre daha cool olduğumuzu hissediyoruz”, dedi.
Çıkışlarından bu yana daha altı ay geçmesine rağmen, değiştirdikleri tarzlarıyla zor bir nisan ayı geçirdi. Geri dönüş sahnelerini iptal ettiler ve “Celebrate” tanıtımlarını bir kenara koydular.
Kangnam, “Dördümüz gerçekten de zor zamanlar geçirdik. Olanlardan sonra ‘Celebrate’'i hiç dinlemedim. Gerçekten harika bir şarkı fakat kendimi dinlemeye ikna edemiyorum. Eminim ki diğer üyeler de aynı şeyi hissediyordur,” şeklinde açıkladı.
Grup, tarzlarının kaybolması üzerine duydukları üzüntü ile birlikte kalplerinde derinlemesine bir şarkıya gömüldü, fakat bir sonraki çalışmayla olgunluklarını ve gelişimlerini göstermek için ilerliyor.
5ZiC, “Bence sahnedeki bir çok sakarlığımızı atlattık. Hayranlarımız mükemmel olduğunu düşünene kadar sıkı çalışacağız”, diyerek bitirdi.
JunHong
Hip hop group M.I.B is back with their latest album ‘Illusion‘ and a new contrast in style from their debut track, “G.D.M.“.
By combining modern melodies and dramatic raps, the group has switched from a rebellious debut image to that of a smoother one that’s already catching a lot of eyes.
Member Cream expressed, “We put our focus on conversing with the public through our emotions this time. By emphasizing Kangnam hyung’s vocals, we added some pop elements that I trust will allow us to get closer to the public and form the path we’ll be walking down in the future. In the beginning, we were focused on making our own music and showing that to the public, but this time, we’re taking in the feedback of the people around us.”
The members revealed that their mindsets have changed with their comeback. Although they debuted as a free-spirited hip hop group, they began to realize the importance of working with the public in developing their style.
5ZiC stated, “We wanted the public to let us approach them more comfortably. By switching our song title from English to Korean and by taking off my sunglasses and revealing my face, we wanted to just approach everyone comfortably. The members have all lost weight and gotten cooler looking. We do feel like we’ve gotten cooler compared to our first album, though.”
Although they’re just six months into their debut, the group went through a difficult April
with the death of their stylists. The boys canceled their comeback stage and set aside promotions for “Celebrate”.
Kangnam stated, “The four of us had a really rough time. I never listened to ‘Celebrate’ again after what had happened. It’s a really great song, but I just couldn’t bring myself to listen to it again. I’m sure the other members feel the same way.”
The group buried the song deep in their hearts along with their sorrow over the loss of their stylists, but kept moving forward to show maturity and improvement with their next work.
5ZiC concluded, “I think we’ve lost a lot of the awkwardness on our stage now. We’ll work hard until our fans think it’s perfect.”
Allkpop
![[Resim: scaled.php?server=861&filename=20120608m...es=landing]](http://desmond.imageshack.us/Himg861/scaled.php?server=861&filename=20120608mib2.jpg&res=landing)
Yorumları: 3,613
Konuları: 23
Kayıt Tarihi: 17-01-2011
Teşekkür Puanı:
281
Jessica Talks About Herself in 'Elle Korea' Magazine
Jessica 'Elle Kore' Dergisi'nde Kendisi Hakkında Konuştu
Jessica "Elle Kore" magazin dergisinin Haziran sayısında yer aldı. Verdiği röportajda, moda stili, imajı, tecrübeleri ve Girls' Generation'ın gelecek planları hakkında konuştu.
Geçen hafta ne yaptığını bilmek istiyorum.
Geçtiğimiz hafta dinlendiğim bir zamandı. Hayır, aslında bu sürede bile tam olarak dinlenemedim. Birkaç varyete şova gittim, çeşitli reklam filmlerine ve fotoğraf çekimlerine katıldım. Girls' Generation'ın yakında çıkaracağı yeni Japonca albüm üzerinde çalışıyorum. Aynı zamanda bir moda etkinliği için Tayvan'a gittim. Şu an konuşurken yeniden meşgul oldum gibi görünüyor. Yine de, bu hafta dinlendiğim bir dönemdi. Boş zamanımız olduğunda bile çok fazla dışarı çıkamıyorum. En çok evde rahat hissediyorum ve evde olmayı daha çok seviyorum. Oturup sadece eski filmleri izliyorum. Oyalanıyor gibi görünsem de, aslında bu süre içerisinde öğrendiğim pek çok şey oldu.
Elle Woods rolünde oynadığın 'Legally Blonde' müzikalinde ilk müzikal oyunculuğunu seyrettim. Rölünü kusursuz bir şekilde oynadığını görünce biraz şaşırdım. Ayrıca 'Wild Romance' dizisi ile oyunculuk girişiminde bulundun. Şarkıcılık dışında ilgilendiğin bir çalışma alanı var mı?
Neslin şarkıcıları aynı zamanda komedi ve şov dünyasında. Sadece şarkıcılık yapmıyorlar. Bunu bir şans olarak düşünüyorum ve gizli potansiyelimi ortaya çıkarmak istiyorum. Diğer alanları denerken oyunculuğun bana hitap ettiğini farkettim. Oyunculuk kalbinizi dinlediğiniz bir iştir. Oynadığınız karaktere uygun duygular oluşturmak ve bu duyguları hikayenin akışına göre değiştirmek zorundasınız. Aslında tahmin edilenden daha fazla deneyimim var. Oyunculuk dersleri alarak oyunculuğumu geliştirmek istiyorum.
Nefret edilmeyen bir oyuncu rolünü oynamak istediğini söyledin. Bu karakter için iyi bir fikrin var mı?
Bunun tek başıma yapabileceğim bir iş olduğunu sanmıyorum. Ancak bir yazar ya da yönetmenin yardımı ile olabilir. Neşeli, şirin ve sevimli bir şekilde aldatmak nasıl olurdu? Haha, bunun nasıl bir şekilde mantıklı olacağını ben bile bilmiyorum ama başarılı bir karakter olarak hayal edebilirim.
Erkekler Jessica'nın soğuk çekiciliği hakkında konuşuyorlar. Senin korkunç bir tip olduğunu düşündükleri için bunu söylüyorlar.
Tek kelimeyle, "Ne?" Ben korkunç bir kız değilim ama bu kulağa o kadar da kötü gelmiyor. Soğuk bir görünüme sahip olduğumu ve kibirli göründüğümü duyuyorum. Bunun nedeni bakış şeklim olmalı. Tabii ki, sahip olduğum tüm diğer görünümler arasında sadece bir görünümüm olduğunu düşünüyorum. Genellikle yabancıların yanında utangaç davranıyorum. Görünüşüm yakın olduğum insanlarla beraberken daha rahat oluyor. Arkadaşlarımın bana takma adlar, diğer insanlarca söylenenin tam tersi: yalan söylemeyen kişi anlamlarına gelen "heodang" ve "jinguk".
Öyleyse Jessica'nın güzelliğinde eğilimler var.
Başka bir şeye dair bilgim yok ama biriyle flört ederken uzun bir süre devam etmeye çalışan bir tipim. Aslında insanların benim "kişiliğimi" önemsemelerini istiyorum. Hakkında herhangi bir şey anlatabileceğim Park Minyoung unnie, çıkış yapmadan önceden beri benim arkadaşım. Bir sürü insan tanımak yerine, bir kişi hakkında daha fazla şey bilmenin daha önemli olduğunu düşünüyorum.
Genç bir kızdan bir kadına dönüşerek olgunlaştın ama senin hiç görücü üsulü randevuya gitmediğini duydum.
Bu doğru. İnsanların görücü üsulü buluşmalarda ne yaptıklarını bilmiyorum ama ben normal flörtleri tercih ediyorum. Sokakta ddukbokki yemek ve eğlence parkına gitmek. Eğlence parkında korkutucu oyuncaklara binmek! Ama buluştuğum kişi onlardan korkuyorsa ne olur? Ah, buluşma mahvolabilir.
Yeni albümünüz "The Boys" ile tamamen yeni bir değişiklik gösterdiniz. Genç bir kızdan bir kadına dönüşürken geçen sürecin son beş yıl olduğunu düşünüyorum.
Zaten çıkışımızdan bu yana neredeyse beş yıl oldu. Zaman gerçekten çok hızlı geçiyor. Her zaman çok düşünürdüm ama bugünlerde bunu daha fazla yapıyorum. Biraz daha dikkatli olmaya çalışıyorum. Daha öncesine kıyasla çevremdeki insanların daha anlayışlı haline geldiğini düşünüyorum. Diğerleri insanların huylarını ve ilişkilerini anlamaya çalışıyorum. Kendim ve başkaları arasında olan pek çok şeye gülüp geçmeyi başardım ama onların açısından bakmaya çalışmak hala güç.
Sivil giysi modası oyununu bitiren kişisin. Senin stilinin arkasında bir sır var mı?
Abartılı giyinmek yerine herkesin giyebileceği kıyafetler giydiğim için insanların benim tarzımı sevdiğini düşünüyorum. Ben şahsen göze çarpan stilleri sevmiyorum. Evde dolabımı açarsanız kıyafetlerimin çok sade olduğunu görürsünüz. Oxfordlar, kotlar, t-shirtler ve hırkalar gibi basit kıyafetler vardır. Hepsi benzer tarzlar olduğu için birbirleriyle uydurabilmek ve eşleştirebilmek çok kolay. Bir parçayı alıp, çok sayıda kombinasyon yapabilirsiniz. Bir kıyafetin tasarımı ne kadar gösterişli olursa olsun, rahat edemediğim sürece onu iyi giyim olarak düşünemem. İnsanlar onu güzel görürler ama giysiyi giyen kişi için sadece rahatsız edicidir.
O zaman bir yaz tatili mekanı için uygun olacak bir moda stili önerebilir misin?
Ben Santorini, Yunanistan'a gitmek istiyorum. Yaz için çok uygun bir yer olduğunu düşünüyorum. "Mamma Mia" filmini izlediniz mi? Filmde Meryl Streep'in kızını oynayan Amanda Seyfreid'in, dalgalı sarı saçlarıyla mükemmel bir uyum içerisinde olan beyaz tek bir parça giysi giydiği bir sahne var. Modası çoktan geçtiği için, çok beğendiğim fistolu beyaz elbiselerin giyildiği yerlere gitmek istiyorum. Dolce & Gabbana'nın koleksiyonundan olan oyuncak bebek tarzı bu giysinin aynı zamanda bu manzaraya uygun olacağını düşünüyorum.
Hatırladığın özel bir tatil var mı?
New York. Geçen yıl bu zamanlarda oraya gittim. New York'ta birkaç arkadaşımla buluşup kahvaltı ettik ve çikolata kaplı çileklerimizi yerken alışveriş gittik. Kendi kendime "İşte benim için tatil budur" dedim.
Jessica'nın insanlar farkında olmadan üzüldüğü ve "sadece Jessica bilir" dediği bir şey var mı?
Bunun hakkında konuşmak istemiyorum. Bir sır olması için bunu bilen tek kişi ben olmalıyım.
Kızlar için yazın en büyük endişesi diyet. Bu konuda verebileceğin herhangi bir tavsiye var mı?
Evime kişisel bir eğitmen geliyor. Her gün sürekli olarak egzersiz yapmıyorum. Sadece istediğim zaman istediğim egzersizi yapıyorum. Eğitmen uzun süredir birlikte çalıştığım biri olduğundan, benim durumumu en iyi şekilde bilir ve bana yapabileceğim egzersizleri öğretir. Bunun dışında yaptığım herhangi bir şey yok. Televizyona çıkmak zorunda olmadığımda istediğim her şeyi yiyorum. Bence diyet stres altında yapılamaz.
Gelecekteki programların nelerdir?
Haziran ayından başlayarak, bireysel faaliyetlerin aksine daha çok Girls' Generation'ın programları olacaktır. Japonca albümümüz yılın ikinci yarısında piyasaya sürülecek. Albüm üzerinde çok sıkı çalışıyoruz. Bunun dışında, diğer ülkelerde de çeşitli programlarımız olacağını düşünüyorum.
Hayallerindeki geleceğin tasviri nedir?
Şimdi benim ailemde olduğu gibi gelecekte de, ben ve Krystal gibi birbirleriyle iyi anlaşan kız kardeşlerle birlikte, neşe dolu, mutlu bir aileye sahip istiyorum. Ben küçük şeylerden bile mutlu olabilen bir kişiyim. Hayattaki hedefim; Küçük olanları bulduktan sonra daha büyük mutluluklar yaşamak.
İstediğin herhangi bir şeyi yapabilmek için sana bir gün verilseydi ne yapardın?
Bir gün çok kısa. Bana daha fazla zaman veremez misiniz? Sadece evde kalmak isterdim. Doğaüstü güçler de kullanabileceğimi söyledin değil mi? Zaman kısa olduğu için ışınlanmak iyi olurdu sanırım. Tekrar New York'a gitmek ve aynı arkadaşlarla buluşmak ve eskisi gibi onlarla eğlenceli bir gün geçirmek isterdim. Üzücü olsa da, o gün sona ermeden ve güçlerim yok olmadan önce eve geri gelmek zorunda kalırdım.
Min-Hee Chang^^
Jessica is featured in the June issue of “Elle Korea” Magazine. In her interview, she talks about her fashion style, her image, her experiences, and Girls’ Generation’s future plans.
I want to know what you did the past week.
This past week was a time for me to recharge. No, I actually didn’t even get to rest that well. I went on several variety shows, and did various CFs and photo shoots. I’ve been working on Girls’ Generation’s upcoming Japanese album. I also went to Taiwan for a fashion event. Speaking of it now, it seems like I’ve become busy again. Still, this week was a time for me to rest. When I have free time, I don’t go out a lot. I am most comfortable staying at home, and I enjoy being at home the most. I just watch old movies and bum around. Although it seems like I’m dawdling, there were actually a lot of things that I learned during that time.
I watched you make your musical debut in ‘Legally Blonde’ as Elle Woods. I was a bit surprised when I saw how perfectly you played the role. You also made an attempt in acting through the drama ‘Wild Romance’. Is there an area of work, other than singing, that you’re interested in?
Singers of this generation are entertainers too. You can’t just sing. I think of this as a chance, and I want to bring out my hidden potential. While I should give other areas a try, acting is appealing to me. Acting is a work that follows your heart. You have to create emotions that suit the character, and those feelings have to change with the flow of the story. I got to experience more than I originally expected. I want to learn acting and experience it some more.
You said that you want to play the role of a player that isn’t hated. Do you have a good idea for that character?
I don’t think it’s a job that I can do alone. It might be possible with the help of a writer or director. How would it be like, cheating in a cheerful, cute, and loveable manner? Haha, I don’t even know if it makes sense but I can imagine it as a successful character.
Guys talk about Jessica’s cold charm. They say they like it because they think you’re the scary type.
In one word, “Euing?” I’m not a scary girl, but it isn’t bad hearing that. I hear that I have a cold image and that I seem arrogant, so it must be because of the way I look. Of course, I believe that is only one image amongst all the other images that I have. I am usually shy around strangers. My image is more comfortable with people that I’m close with. The nicknames that my friends call me are the total opposite. They call me “heodang” and “jinguk” (someone who doesn’t lie).
So that’s the twist in Jessica’s beauty.
I don’t know about anything else, but I’m the type who tries to go on for a long time when dating someone. The fact that someone is ‘my person’ is important to me. Park Minyoung unnie, who I can tell anything to, is a person that I have been friends with since before my debut. Rather than knowing a lot of people, I find that knowing more about a person is more important.
You’re maturing from a girl to a woman, but I heard you haven’t been on a blind date.
That’s right. I don’t know what people do when they meet on a blind date, but I think I’d prefer an ordinary date. Eating ddukbokki on the street, and going to an amusement park. I ride scary rides well! But what if the person I’m meeting is afraid of them? Darn, the date could be ruined then.
A new transformation was shown through your new album, “The Boys”. I think the past five years was a time when you grew from a girl to a woman.
It’s going to be five years since we’ve debuted already. Time really flies. I always did think a lot but I think nowadays I’m doing it a lot more. I’m trying to become a little more cautious. I think I’ve become more understanding of people around me compared to before. I try to understand others people’s tendencies and relationships. I’ve been able to laugh off a lot of things between myself and others, but it’s still difficult trying to look at things from their perspectives.
You’re the game ender in plain-clothes fashion. Is there a secret behind your styling?
I think people have liked my style because I wear things that other people can copy, rather than dressing up. I personally don’t like styles that stand out. If you open my closet at home, my clothes are mostly plain. There are a lot of simple clothing like oxfords, jeans, t-shirts, and cardigans. Since they’re all similar styles, it’s easy to mix and match, as well as layer them. You can take one piece and make numerous outfits. No matter how flashy the design of an outfit is, as long as it’s uncomfortable, I won’t think of it as good clothing. It will be uncomfortable not only for the person wearing it, but for others seeing it as well.
Then can you suggest a fashion that would be fitting for a summer vacation spot?
I want to go to Santorini, Greece. I think it’s a place that really suits summer. Have you seen the movie “Mamma Mia”? There’s a scene where Amanda Seyfreid, who plays Meryl Streep’s daughter, wears a white one piece with her blonde hair swaying. While the trend has passed already, I want to go around there wearing a white eyelet dress that I personally like. I think the babydoll style, taken from Dolce & Gabbana’s collection, would also suit that scenery.
Is there a special vacation you remember?
New York. I visited there around this time last year. I met some friends in New York, had brunch with them, and went shopping while having chocolate-covered strawberries. I thought to myself, “This is what a vacation is for me”. I think I’m a natural-born “city girl”, seeing as I enjoy simple things like these over luxurious vacation spots in Southeast Asia.
Is there a side of Jessica “only Jessica knows” that you’re sad about people not noticing?
I don’t want to tell you. I have to be the only one who knows for it to be a secret.
The biggest worry for girls in the summer is dieting. Is there any advice you can give?
A personal trainer comes to my house. I don’t exercise consistently every day, only when I want for as long as I want. Because this is someone whom I’ve worked with for a long time, the trainer knows my condition the best, and teaches me exercises that I should be able to do well. There isn’t any other treatment I receive. When I don’t have to go on television, I eat whatever I want. I don’t think diets should be done under stress.
What are your future schedules?
Starting in June, I think there will be more Girls’ Generation schedules as opposed to individual ones. Our Japanese album will be released sometime in the second half of the year. We’re working hard on it. Other than that, I think we will be able to make various appearances in other countries.
What is the picture of the future that you dream of?
I want to have a happy family sometime, with lots of laughter like my family now, and with sisters that have a good relationship with each other like myself and Krystal. But finding a “happy me” comes first for now. I’m the type that gains happiness from little things. For example, I’m the type that feels like she’s got the whole world in her grasp just by eating something good. Having a greater happiness after finding smaller ones; that’s my goal in life.
What would you do if you were given a day when you could do anything?
A day is too short. Can’t you give me more time? I would just stay at home. You said I can use supernatural powers too, right? Then because time is short, I think teleportation would be good. I want to go to New York again, meet the same friends, and spend a fun day with them like I did before. While it is unfortunate, I would have to come back home before the day ends. Before my powers disappear.
Yorumları: 3,710
Konuları: 142
Kayıt Tarihi: 12-03-2010
Teşekkür Puanı:
538
Haberler için teşekkürler. ^^
KINGDOM
![[Resim: SWIY7k8.gif]](http://i.imgur.com/SWIY7k8.gif)
Yorumları: 1,699
Konuları: 56
Kayıt Tarihi: 06-02-2008
Teşekkür Puanı:
391
Art on stage, Korea’s Original Drawing Show
Sahnedeki Sanat, Kore’nin Orijinal Resim Gösterisi
Seoul’ün merkezindeki Jangchung-dong’da yer alan Welcome Tiyatrosundan kahkahalar yükseliyor. Burası Orijinal Resim Gösterisi adı verilen sanat gösterisinin sahnelendiği yer. Fakat bu gösteri sadece resim çizen sanatçıları göstermenin çok daha ötesinde. Bu, sihirden ilham almış bir sanat! Şimdiyse gösterinin yönetmeni dahasını açıklayacak.
Sadece tuvallerin üstüne resim yapsaydık Orijinal Resim Gösterisi bu kadar ilgi çekici olmazdı. Gerçek tuvallere ek olarak sanatçılar gölgelerle resimler oluşturuyor ve suyun üzerine resimler çiziyorlar. Tabiî ki resim çizmek için tuvallere ihtiyacımız var, fakat bu yalnızca daha ilgi çekici ve heyecan verici öğeleri üzerine eklemek için bir taban. Resim çizmek için ışıkları kullanıyoruz, çizimler oluşturmak için suyun üzerine boya döktüğümüz ebru tekniğini, ellerimizle boya serptiğimiz parmak çizimini ve hatta Jackson Pollack’in damlatma resim tarzını kullanıyoruz.
Canlı hareketin, dansın ve komedinin birleşimi her zaman izleyicileri kahkahaya boğuyor. Arkasından ünlü resimlerin hızlı çizimleriyle izleyiciler büyüleniyor. Orijinal Resim Gösterisi, çoğunlukla müzik, ses efektleri, vurmalı çalgılar ve ritmik vuruşlarla oluşturulan bilinen sözsüz gösterilerden çok daha fazlası. Beğenilmesi için galerilere asılmış nesneler olan çizimleri bile içeriyor. “Orijinal Resim Gösterisi dünyada ilk defa Kore’de sahnelendi.” diyor gösteri eleştirmeni Jang Ji-young.
Bu, sanatı kullanan ilk gösteri. Bir çeşit sözsüz gösteri. Dövüş sanatları ve yemek pişirme sanatı gibi çeşitli malzemeler sözsüz gösterilerin ana teması olmuştur. Orijinal Resim Gösterisi, sanat üzerine oluşturulmuş ilk sözsüz gösteri. Sanatı düşündüğünüzde, müzelerde halkın beğenisine sunulmuş sanat eserleri aklınıza gelir. Ama Orijinal Resim Gösterisi böyle bir şey değil, çünkü izleyenlere bir şeyleri çizmenin sanatsal gelişimini gösteriyor. Bu zamana dek Kore’deki sözsüz gösteriler “Nanta” gibi vurmalı çalgılara ya da “Jump” gibi dövüş sanatlarına dayanıyordu. Fakat Orijinal Resim Gösterisi, gösterinin temel öğesi olarak sanatı kullanmasından dolayı özgündü.
Orijinal Resim Gösterisi sahne gösterisi ve sanatın karşılaşmasıdır. Gelin müzik ve sanatın uyumunu görelim.
Gösteri tatlı bir mavi ışık ve her biri sahnenin üç tarafında duran üç geniş, beyaz tuval ile başlıyor. Ardından uzaylı kostümüne bürünmüş oyuncu sahneye çıkıyor.
Orijinal Resim Gösterisi ilk olarak 2008 Temmuzunda sahnelendi ve üç seriye ayrılmıştı. İlk serinin teması İncile ve Tanrı’nın dünyayı yaratmasına dayanan “İsa Resmi”ydi. İkinci tema ünlü tabloların yapım aşamasını gösteren “Şaheserler”di. Son serinin teması ise dünyaya acil iniş yapan Resim Dünyasından gelen uzaylıların hikayesi “Görünüş”dü. Uzaylı ve dünyalıların iletişiminin izleyiciler arasında bir çeşit resmetme şeklinde gerçekleşmesi hiç de sürpriz değil. Şimdiyse karşımızda oyuncu Cha Hyun-chan var.
Açılış sahnesinde oyuncu ışığın geçmesi için tahta üzerinde delikler oluşturuyor. Oyma işlemi gösterinin başlangıcının işaretini veriyor. Bundan sonraki çizimler bir anda tamamlanıyor. İzleyiciler çizim işleminin hızı ve hareketliliği karşısında çok şaşırıyorlar. Her bir oyuncu kendi portresini üç dakikadan kısa bir süre içerisinde çiziyor. Olayların tüm bu sırası oldukça güçlü ve canlı.
Başlangıç kısmı, karanlıkta ışıktan bir resim oluşturmak için bir araya gelen ışık demetleriyle dolu. İzleyiciler ışık oyunuyla büyüleniyorlar ve tiyatroyu bir sessizlik kaplıyor. Sahne ışıkları bir kez yandığından ise resimler bir sihir gibi kayboluyor.
Bu yalnızca başlangıç. Resimler içlerine hayat üflenmiş gibi hareket etmeye başlıyor.
Siyah beyaz bir manzara resmi sahnede görünüyor. Ortaya bir şelale çiziliyor fakat aniden mavi sular çizilen şelaleden hızla dökülmeye başlıyor.
Buna su çizimi deniyor. Bu kısımda aynı zamanda izleyiciler ünlü tarihi karakterlerin çizimlerini görebiliyor.
Jacques-Louis David’in şaheseri “Napolyon” sadece altı dakika içerisinde geniş bir yer üzerinde yapılıyor. Ünlü Fransız generalin at sırtındaki heybetli pozu izleyenleri şaşkına çeviriyor. Napolyon’un çelik bakışları izleyicileri sessizliğe büründürmüş ve sonrasında ani ve ateşli alkışları peşinden getirmiş gibi oluyor.
Napolyon sahnesinin ardından diğer bir tablo geliyor. Kore’nin en çok saygı gösterilen kahramanı Amiral Yi Sun-shin gölge tekniğiyle çiziliyor. Şimdi de Amiral Yi’nin portresini çizen oyuncu Ji Geun-woo’yu dinleyelim.
Bu, gölgelerin bir karakteri çizmek için kullanıldığı bir sahne. Gösterişli bir sahne değil. Bundan ziyade Kore flütünden gelen duygulu sese eşlik eden her bir vuruşla oldukça hafif ve sessiz.
Gölgeler, Amiral Yi ve Kore’nin görkemli 1 numaralı ulusal hazinesi Sungryemun’u yeniden yaratıyor. Ardından Joseon döneminin ikonik yapısını yakan ateşi sembolize eden kırmızı boya değerli kapının etrafını sarıyor. Gösterinin yönetmeni Kim Jin-gyu karşımızda.
Gölge tekniği Sungryemun ve Amiral Yi’yi çizmek için kullanılıyor. Oldukça hızlı çiziliyorlar, neredeyse göz açıp kapayıncaya kadar. Sonrasında Sungryemun ateşe veriliyor. Resme fırlatılan sıvı ateşe dönüşüyor. Bu, özel efekt aracılığıyla gerçekleştiriliyor. Kapı ateşe verilir verilmez kasvetli bir müzik başlıyor ve gözyaşları Amiral Yi’nin gözlerinden süzülüyor.
Yanan anıtı seyrederken gözyaşları Amiral Yi’nin yüzünden dökülüyor. İzleyiciler de gözyaşlarına boğuluyor.
- Malezya’da yaşıyorum ve buraya kısa bir gezi için geldim. Bu oyunu çocuklarıma göstermek istedim. Amiral Yi’nin resmini görmek gerçekten dokunaklıydı. Yurt dışında yaşadığım için daha çok duygulanıyorum. Sungryemun’un yanışını gördüğümde çok üzüldüm ve gözlerim doldu.
Orijinal Resim Gösterisine kimi zaman bir sihirbazlık gösterisi deniyor. Çeşitli sanatsal tekniklere hızlı ve özel efektlerin eklenmesi gösteriye sihirli özellikler katıyor ve eğlenceyi iki katına çıkarıyor. Gösteri eleştirmeni Jang Ji-yeon’a dönelim yeniden.
Sihir gibi numaralar ve özel efektler kullanması dolayısıyla Orijinal Resim Gösterisinin sihirbazlık gösterisi gibi olduğunu söyleyen izleyici yorumları okudum. Tabiî ki resimlerin hepsi oyuncular tarafından yapılıyor fakat bunun yanı sıra resimlere özel efektler de ekleniyor. Işıkların rengi resme değişik tonlar vermek için değişiyor ve su çizimi tekniği resmi akan bir su gibi yapıyor. Tüm bunlar gösteriyi sihirli gibi gösteren öğeler.
Yönetmen Kim Jin-gyu’nun bu ilham verici gösteriyi sahneye koyması oldukça fazla zaman ve çabaya mal oldu. Bu konsepti denemesi aşağı yukarı 14 yıl gerektirdi.
Üçlü sahneyi yeniden yapamam. Stüdyoma çekildim ve denemek için boya bile içtim. Ağzımdan boyayı püskürtüp püskürtemeyeceğimi görmek için deneme yapıyordum. Boyaları karıştırmak bilinen bir şey ve ben kimyasal içerikleri karıştırmanın sonuçlarını denedim. Her yüz deneyde bir ya da iki tane uygulanabilir olanı bulabiliyordum. Kendime ait diyebileceğim orijinal bir içeriği bulmak çok zordu. Tüm bu boya malzemelerini almak yüksek meblağlara mal oldu.
Orijinal Resim Gösterisinde oynayan oyuncular da zor hazırlık aşamalarından geçtiler. Uzmanlık alanları resim değil oyunculuktu. Kendilerini sanatçılara dönüştürmek için tek çalışma araçları tekrar etmekti. Gelin oyuncu Cha Hyun-chan’ı dinleyelim.
Boyalarla o kadar çok çalıştım ki parmak izlerim neredeyse silinmişti ve kış boyunca parmaklarım kanadı. Hayal etmesi bile çok acı verici. Karakalem çizim bedenimin değişken olmasını gerektirdi ama ben sanat üzerine eğitim almamıştım, bu yüzden hareketlerim oldukça ağırdı. Hareketlerimi olabildiğince güzel hale getirmeli ve parmaklarımı karmaşık bir biçime sokmalıydım. İlk başta yapamadım, resimlerim okul öncesi çocuklarının çizimleri gibi görünüyordu. Ama en sonunda yönetmenin öğretmesi ve çok sayıda alıştırma ile bunu öğrendim.
Dünyanın ilk resim gösterisi, ekipteki herkesin bu zorlu çalışma süresine katılması sayesinde sahnelenebildi. Gösteri uluslararası ekonomi forumları, zirve toplantıları ve şovun dünyaya tanıtılmasına yardımcı olan Chong Wa Dae’deki devlet yemekleri gibi büyük ulusal etkinliklerde gerçekleştirildi. Kulaktan kulağa reklam sayesinde gösteri Japonya’ya ihraç edildi. Gösteri yazarı Jang Ji-young karşımızda.
Orijinal Resim Gösterisi bu sene Japonya’da daha erken başladı. Gösteri, Japonya’nın ev sahipliğini yaptığı, Kore Turizm Organizasyonu tarafından düzenlenen turizm fuarında tanıtıldı. Gösteri Japon tiyatrocularının dikkati çekti ve bu da bu sene Japonya’da sergilenen gösterinin nasıl olması gerektiğini gösteriyor. Akabinde Japonya’daki Kore müzikalleri ve gösterileri oldukça arttı. Orijinal Resim Gösterisinin Japonya’da hallyunun fenomen haline gelmesine yardım edeceğine inanıyorum. Gariptir ki Japonya’da çok fazla sözsüz gösteri yok. Bu yüzden Japonlar Kore’nin sözsüz gösterilerinin orijinal olduğunu düşünüyor. Kore’nin en iyi bilinen iki sözsüz eseri Nanta ve Jump’ı sevdiler, şimdi de Orijinal Resim Gösterisini seviyorlar. Japon televizyon istasyonu NHK gösteriyi yeniden sahnelemeyi planlıyor ve Japon oyunculara Orijinal Resim Gösterisinin yeni bir versiyonunu oluşturmaları söylendi. Bunu gerçekten dört gözle bekliyorum.
Tabloların yalnızca müze ve galerilerde görüleceği önyargınızdan kurtulun. Tiyatro artık sanatın tüm kapsamının görüleceği bir yer haline geldi. Yaratıcı sürece dahil biri olun ve ilham alın. Gelin ve sahnede bu yetenekli oyuncuların ellerinde canlı hale gelen insanın hayal gücünü görün.
canan
Laughter spills out from Welcome Theater located in Jangchung-dong in central Seoul. This is the venue for an art performance called the Original Drawing Show. But this is more than just showing artists drawing picture. It’s an art infused with magic! Here’s the show’s director Kim Jin-gyu to explain more.
The Original Drawing Show wouldn’t be so appealing if we just drew pictures on the canvases. In addition to real canvases, the performers create drawings with shadows and draw pictures on water. Of course we need the canvases for drawing, but that’s just a foundation to add on more interesting and exciting elements. We use lights to paint pictures, use the marbling technique in which we pour paint on the water to create drawings, the finger drawing where we spray painting with our hands, and even Jackson Pollack’s defining drip painting style.
The combination of live action, dance, and comedy always makes the audience burst out in laughter. And then the audience is awed by the rapid drawing of famous paintings. The Original Drawing Show is more than conventional non-verbal performances which composed mainly of music, sound effects, percussion, and rhythmic beat. It has even incorporated drawings, which used to be just objects hung in the galleries to be admired. The concept of the Original Drawing Show has been performed in Korea for the first time in the world, says performance critic Jang Ji-young.
This is the first performance piece using art. This show is a kind of nonverbal performance. A variety of materials, such as martial arts and cooking, has been the main theme of nonverbal performances. The Original Drawing Show is the first nonverbal performance based on art. When you think of art, you think of art works in the museums displayed for public admiration. But the Original Drawing Show is nothing like that, because it shows the audience the artistic process of actually drawing something. Until now most Korean nonverbal performances were based on percussion like “Nanta” or martial arts like “Jump.” But the Original Drawing Show was really original in that it took art as the main component of the show.
The Original Drawing Show is a meeting of art and stage performance. Let’s go see the concert of music and art.
The show opens with the mellow blue lighting and three large white canvases each standing on the three sides of the stage. Then an actor dressed as an alien appears on stage.
The Original Drawing Show debuted in July 2008 and has gone into its third cycle. The theme of the first series was “Christ Drawing,” art pieces based on the Bible and God’s creation of the world. The second theme was “Masterpieces,” which showed the creation process of famed paintings. And the theme for the latest series is “The Look,” a story of alien beings from Drawing World who makes an emergency landing on Earth. It is not surprising that communication between the aliens and the earthlings in the audience takes place in the form of drawing. Here’s actor Cha Hyun-chan.
In the opening scene an actor carves out openings on the board to let in slivers of light. The carving is a phrase that signals the beginning of the performance. The drawings that follow thereafter are done in an instant. The audience is awed by the speed and dynamism of the drawing process. Each actor draws a portrait of himself in less than three minutes. The whole sequence is really powerful and dynamic.
The opening sequence is filled with rays of light, which combine to create a painting of light in the dark. The audience is totally mesmerized by the light play and silence envelopes the theater. But once the stage lights are turned on, the paintings disappear like magic.
This is only the beginning. The paintings start to move as if life is breathed into them.
A black and white landscape appears on the stage. A waterfall is drawn in the middle, but suddenly blue water rushes down from the painted waterfall.
This is called water drawing. There is even a sequence where the audience can see the painting of famous historical figures.
Jacques-Louis David’s masterpiece “Napoleon” is replicated on a huge campus in just six minutes. The majestic pose of the famous French general on horseback overwhelms the audience. It seems Napoleon’s steely gaze has frozen the audience into silence and then prompted an abrupt, feverish applause.
Another painting follows the Napoleon scene. It is a drawing of Admiral Yi Sun-shin, Korea’s most revered hero, drawn in the shadow technique. Here’s actor Ji Geun-woo, who draws Admiral Yi’s portrait.
This is a scene where shadows are used to portray a character. It’s not a flashy scene. Rather, it is very subtle and quiet with each stroke riding the soulful sound of the Korean flute.
Shadows recreate Admiral Yi and Sungryemun, the majestic National Treasure No.1 of Korea. Then red paint fills the areas around the treasured gate, symbolizing the fire that consumed the Joseon era’s iconic structure. Here’s the show’s director Kim Jin-gyu.
The shadow technique is used to draw Sungryemun and Admiral Yi. They are drawn really fast, almost in an instant. Then Sungryemun is set on fire. The liquid thrown on the drawing is turned into a fire. This is done through special effect. Once the gate is set on fire, somber music is played and tears drop down from Admiral Yi’s eyes.
Tears stream down Admiral Yi’s face as he watches the burning monument. The audience is also moved to tears.
- I live in Malaysia now and came here for a short visit. I wanted to show this play to my children. It was really touching to see Admiral Yi’s drawing. Now that I live abroad, I feel more emotional. When I saw Sungryemun burning, I was very saddened and became teary.
The Original Drawing Show is sometimes called a magic show. The addition of speed and special effects to various artistic techniques gives magical qualities to the show and doubles the fun. Here’s performance critic Jang Ji-yeon again.
I read an audience reviews which said the Original Drawing Show is like a magic show in that it uses tricks and special effects just like magic. Of course, the pictures are all drawn by the actors, but they are aided by some special techniques. The lights change color to add different hues to the drawing and the water drawing technique makes the picture flow like water. These are all the elements that make the show appear magical.
It took director Kim Jin-gyu tremendous amounts of time and effort to bring this inspirational show on stage. He had to experiment with the concept for roughly 14 years.
I can’t redo the trial stage. I holed up in my studio and even drank paints for experiment. I was testing to see if I could spray the paint from the mouth. Mixing the paints were a given and I tested the effects of mixing chemical ingredients. Out of every one hundred experiments I was able to get one or two viable ones. It was really difficult to find an original content that I can call my own. It also took a lot of money to buy all those painting materials.
Actors who perform in the Original Drawing Show also went through tough preparation phases. Their specialty was acting, not drawing. Repetition was the only practice tool they had to transform themselves into artists. Here’s actor Cha Hyun-chan.
I practiced with the paints so much that my fingerprints were almost erased and my bled during winter. It is too painful even to imagine. Charcoal drawing required my body to be fluid, but I didn’t major in art, so my movements were really stiff. I needed to make my body movements as beautiful as possible and my fingers move in an intricate manner. I couldn’t do that at first, and my painting ended up looking like the ones drawn by a preschooler. But I finally learned it thanks to the director’s teaching and much practice.
The world’s first drawing show made it to the stage only because everyone involved endured such hard training. The show has been performed at major national events, such as international economic forums, summit meetings, and state dinners at Chong Wa Dae, which served to advertise the show to the world. Thanks to the words-of-mouth advertising, the show has been exported to Japan. Here’s performance columnist Jang Ji-young.
The Original Drawing Show in Japan began earlier this year. The performance had been introduced in the tourism expo hosted in Japan by the Korea Tourism Organization. There the show gained the attention of Japanese theater people and that’s how the show got to be performed in Japan this year. Korean musicals and performances have grown quite a following in Japan. I believe the Original Drawing Show will help hallyu become an even greater phenomenon in Japan. Strangely, there are not that many Japanese nonverbal performances. So the Japanese think Korean nonverbal shows are original. They liked Nanta and Jump, Korea’s two most well-known nonverbal pieces, and now they love the Original Drawing Show. Japanese TV station NHK plans to cover the show this year and Japanese artists are said to produce a new version of the Original Drawing Show. I’m really looking forward to it.
Do away with your preconception that paintings are seen only in museums and galleries. Theater has now become the place to experience the full scope of art. Become one with the creative process and be inspired. Come and see how human imagination comes alive on stage at the hands of these talented actors/artists.
KBS World
|