24-03-2009, Saat: 0:32
![[Resim: afis1j.jpg]](http://img25.imageshack.us/img25/3852/afis1j.jpg)
Birlesmis Milletlerin bir uzmanlik kurulusu olan Dünya Meteoroloji Teskilati (World Meteorological Organisation-WMO) ana sözlesmesi 23 Mart 1950 tarihinde yürürlüge girmistir. Bu nedenle, her yilin 23 Mart günü "Dünya Meteoroloji Günü" olarak kutlanmaktadir. Aralarinda Türkiye'nin de bulundugu ve 186 ülkenin üye oldugu Dünya Meteoroloji Teskilati, her yil güncel bir konu belirlemekte ve ülkelerin meteoroloji teskilatlarinca bu konu çerçevesinde düzenlenen konferanslar; basin, radyo, televizyonlar tarafindan sunulan konuyla ilgili haber, konusma ve diger etkinliklerle meteorolojinin halka daha iyi tanitilmasi, halkin ve kurumlarin meteorolojik bilgi ve hizmetlerden daha fazla yararlanmasi, üniversiteler, kurum ve kuruluslarla meteoroloji teskilati arasindaki isbirliginin gelistirilmesi amaçlanmaktadir.
Yakin geçmiste dünya üzerinde yasanilan büyük dogal felaketler ve iklim bilimcilerin gelecek 100 yil boyunca iklimde belirgin degisikliklerin olacagi yönündeki tahminleri dikkate alindiginda, iklim ve havanin saglik, çevre ve sosyo-ekonomik gelisime etkisi üzerinde durulmasini zorunlu kilmaktadir.
Bu nedenle, bu yil kutlanacak Dünya Meteoroloji Günü'nde, "Hava, Iklim ve Saglik" konusu ele alinarak, iklim ve havanin saglik, çevre ve ekonomi ile yakin iliskisi, önemi ve etkileri üzerinde durulacaktir.
Genel ifadeyle, hava günlük olarak yasadigimiz ve karsilastigimiz meteorolojik olaylardir. Iklim ise, hava olaylarinin ortalamasidir ki ay, mevsim, yil veya yillar itibariyle degisebilirlige sahiptir.
Insanlarin, degisik çevre ve iklim kosullarina uyum saglama kapasiteleri yüksek olmasina ragmen, meteorolojik kosullarin kaydedilir ölçüde degismesine karsi savunmasiz kaldiklari da bilinen bir gerçektir. Nitekim, insanlar hava olaylarinin ya çok soguk, ya çok sicak veya çok nemli ya da çok kuru oldugunda farkina varirlar ve etkilenirler. Ekstrem degerler ve olaylar insan sagligi çevre ve ekonomi için önemli etkilere sahiptir. Örnegin, ekstrem sicakliklarda, günes çarpmasi ya da donma gibi hadiselerle karsilasmak mümkündür. Insanin rahat edebilecegi hava sicakliginin artmasi, fizyolojik stres, kalp krizi, diger hastaliklar ve hatta ölümlere yol açabilir. Ancak bu etki, bireyin fizyolojik yapisina, yasina ve diger nedenlere de baglidir.
Çevremizdeki hava, ev, büro, fabrika ve tasitlar, petrol yanmalari vs. gibi kaynaklarin olusturdugu zehirli gazlar, bitki polenleri, mantar sporlari gibi partiküller ve diger zararli emisyonlari içermekte ve insan sagligi üzerinde olumsuz etkilere neden olmaktadir.
Tropikal firtinalar, siddetli seller, anormal yagislar ve kuraklik gibi dogal felaketler de insan yasami ve saglik üzerinde olumsuz etkilerde bulunmaktadir. Gelismis erken uyari sistemleri, milyonlarca yasami bu tür felaketlerden önemli ölçüde korumaktadir.
Ozon tabakasi; bilindigi üzere insanlar, diger canlilar ve bitkiler için zararli olan ultraviyole isinlarina karsi dünyayi bir kalkan gibi korumaktadir. Ozon incelmesi ve sera gazi birikimi saglik üzerinde olumsuz etkiler yaratacaktir. Bu nedenle, ozon incelmesine neden olan gazlarin kullaniminda tüm dünya kisitlamaya gitmistir.
Yillardir, agir sanayilesme sonucu olusan hava, su ve çevre kirliligi, ormanlarin tahribi ve diger birçok olumsuz etki dogaya çok büyük zarar vermistir.