American, French novels set in Korea
Kore’de Geçen Amerikan ve Fransız Romanlar
İki Koreli olmayan roman daha, Kore’nin görünümünü, kokusunu ve duygularını benimsedi.
Biri ABD’li, diğeri Fransız bir yazar tarafından yazılmış. Bu romanların ortak bir yönü var: Hikayeler Kore’de geçiyor ve karakterler Koreli.
Amerikalı Tim Fitts tarafından yazılan “The Soju Club” (소주 클럽) hikâyesi, Gyeongsangnam-do Eyaleti’ne bağlı Geojedo Adası’nda gelişiyor. Fransız yazar Elisa Shua Dusapin’in “Winter in Sokcho” (속초에서의 겨울) ya da Fransızca “Hiver a Sokcho” Gangwon-do Eyaleti’nin kumlu sahillerindeki Sokcho’daki bir hikâyeyi anlatıyor.
![[Resim: njb0j5.jpg]](http://i.hizliresim.com/njb0j5.jpg)
46 yaşındaki Amerikalı yazar Tim Fitts bu yılın kasım ayında “The Soju Club”ı yayınladı. Geojedo Adası’nda geçen roman, bir Koreli ailenin hikâyesini anlatıyor.
“The Soju Club” Geojedo Adası’nda yaşayan bir aile etrafında gelişiyor. Ana karakter Hong Won-ho, Busan’da yaşıyor ve İngilizce romanlar yazıyor. Bir gün kardeşinden, ailesinin başına bir şey geldiğini söyleyen bir çağrı alır. Won-ho, ailesinin yaşadığı Geojedo Adası’na gitmeye karar verir. Balıkçı olan babası bir alkolik ve çapkındır. Kocasına bütün o yıllar boyunca katlanan annesi ise çocuklarını, sonsuz sayıda leziz yemekleriyle onları besleyecek kadar çok seviyor. Kocası Amerikalı olan ve Won-ho’nun İngilizce romanlarıyla iş yapmayı planlayan bir de kız kardeşi var.
Won-ho, babasının karısını tekrar aldattığını fark eder ve annesi ise evden çoktan gitmiştir. Roman kahramanı onların bir araya gelmesini ister ve babasıyla balık avlayabilmek için okyanusa girer ve Dokdo Adası’na kadar gelir. Balıkçı köyü Geojedo’dan Dokdo’ya olan yolculukta baba ile oğul, Kore’de çok bilindik içkiler olan soju (소주) ve makgeolli (막걸리) pirinç birasından çokça içiyorlar. Yolculuk boyunca içkiler hakkında konuşmak onlara, birbirlerine içlerini dökme imkânı verir. Bu tür sahneler, yazarın geleneksel makgeolli pirinç birasına olan sevgisinden ilham almıştır.
“Anne makgeolli pirinç birasının içine üç tane haşlanmış patates koyar. Bu da tahıl birasının tadına güzel bir son ekler. Makgeolli pirinç birasının tadı ağızda kaybolunca, yüzen tatlı patateslerin tadı sanki ‘Ta-da! Buradayım.’ der. Bu bir sihir gibi. Makgeolli pirinç birası ayrıca mide sorunlarına karşı da etkili. Gerginliği gidermek ve boğazı rahatlatmak için annenin tatlı patates makgeolli’sinden güzel bir şey yok.”
Yazarın geleneksel içkiye olan sevgisi, kendi başına da içki yapmasına yol açtı. Philadelphia’da yaşayan Fitts, Kore dışında bulması oldukça zor olan nuruk olarak bir bilinen mayayı kullanarak kendine makgeolli yapıyor. Pirinç birasına olan sevgisinden dolayı Fitts, kitapta da nasıl makgeolli yapılacağını anlatmış.
“Eğer sert ve eski tarz bir tat isterseniz hemen içebilirsiniz. Ancak iki günden fazla buzdolabında bekletilen makgeolli, cennet tadı verecektir.”
![[Resim: GPZMPN.jpg]](http://i.hizliresim.com/GPZMPN.jpg)
Amerikalı yazar tarafından yazılan “The Soju Club” ve Fransız yazarın “Winter in Sokcho” kitaplarının her ikisi de Kore’de geçiyor. Kitaplar kısa süre önce Korece de yayınlandı.
Elisa Shua Dusapin’in “Winter in Sokcho” kitabı, yazarın kendisinin gördükleri ve hissettikleri ile Gangwon-do Eyaleti’ndeki Sokcho’nun görünümünü gün yüzüne çıkarıyor. Koreli anne ve Fransız babadan dünyaya gelen Dusapin, iki kültürlü bir evde çocukluğunu geçirdiğinden bir kimlik bunalımı geçirdi: Ve romanın 23 yaşındaki kahramanı içinde yer aldı. Hikâyede, altı yıl önce kışın ziyaret ettiği güzel bir şehirden bahsediyor.
Yazar gibi bir Fransız baba ve Koreli anneden doğan kadın karakter, Sokcho’daki sakin bir pansiyon evinde çalışıyor. Dondurucu kışta bir gün orta yaşlı bir Fransız karikatür sanatçısı orada kalmaya geliyor. Orta yaşlı Fransız ziyaretçi ile genç kadın arasında hoş duygular oluşur. Fakat Fransız karikatürist ona, annesini kandıran ve 23 yıl önce hiçbir iz bırakmadan onu terk eden Fransız babasını hatırlatmaktadır.
“Karikatürist, memleketi Normandiya’yı kastederek ‘Sokcho’ya çok benziyor.’ dedi.
Cevap vermedi. Sokcho’yu asla benim gibi bilemezdi. Burada doğmadan, kışı burada geçirmeden ve ahtapotların tadını, kokusunu bilmeden bu şehri biliyorum dememeli. Burada yalnızlıktan acı çekmeden bilemez.”
![[Resim: l3Q5dB.jpg]](http://i.hizliresim.com/l3Q5dB.jpg)
Koreli bir anne ve Fransız bir babadan dünyaya gelen Elisa Shua Dusapin, ağustos ayında ilk Fransızca kısa romanı ‘Winter in Sokcho’yu yayımladı. Roman, Gangwan-do Eyaleti Sokcho’da geçiyor ve birbirlerine karşı hoş duygular hisseden genç Fransız-Koreli bir kadın ile orta yaşlardaki Fransız bir adamın hikâyesini anlatıyor.
Fransız yazar hem Fransa’da hem de İsviçre’de büyüdü. 2010 yılında 13 yaşındayken anne tarafından akrabalarını göremeye Kore’ye geldi. Dusapin, “Sokcho’ya geldiğimde bana babamın memleketi Normandiya’yı hatırlattı.” dedi. “İkinci Dünya Savaşı sırasında Normandiya savaş alanları arasındayken Sokcho’da iki Kore’yi bölen askeri sınır çizgisine çok yakın konumdaydı. Bu anlamda, iki bölgenin birbirine çok benzediğini düşündüm ve Sokcho’yu romanım için böyle seçtim.” dedi.
“Kore annemin ana vatanı ve ben de Koreliymiş gibi hissediyorum. Çocukluğumda kendimi ne %100 Fransız ne de %100 Koreli olarak görürdüm. Kimlik karışıklığına uğradım ve sonunda hikâyemi romanımda anlatmaya karar verdim.” diye ekledi.
Yazar: Sohn JiAe
Korea.net Personel Yazarı
Fotoğraflar: Loupe, Book Recipe
[email protected]
beherglas
Kaynak: Korea.net
Kore’de Geçen Amerikan ve Fransız Romanlar
İki Koreli olmayan roman daha, Kore’nin görünümünü, kokusunu ve duygularını benimsedi.
Biri ABD’li, diğeri Fransız bir yazar tarafından yazılmış. Bu romanların ortak bir yönü var: Hikayeler Kore’de geçiyor ve karakterler Koreli.
Amerikalı Tim Fitts tarafından yazılan “The Soju Club” (소주 클럽) hikâyesi, Gyeongsangnam-do Eyaleti’ne bağlı Geojedo Adası’nda gelişiyor. Fransız yazar Elisa Shua Dusapin’in “Winter in Sokcho” (속초에서의 겨울) ya da Fransızca “Hiver a Sokcho” Gangwon-do Eyaleti’nin kumlu sahillerindeki Sokcho’daki bir hikâyeyi anlatıyor.
![[Resim: njb0j5.jpg]](http://i.hizliresim.com/njb0j5.jpg)
46 yaşındaki Amerikalı yazar Tim Fitts bu yılın kasım ayında “The Soju Club”ı yayınladı. Geojedo Adası’nda geçen roman, bir Koreli ailenin hikâyesini anlatıyor.
“The Soju Club” Geojedo Adası’nda yaşayan bir aile etrafında gelişiyor. Ana karakter Hong Won-ho, Busan’da yaşıyor ve İngilizce romanlar yazıyor. Bir gün kardeşinden, ailesinin başına bir şey geldiğini söyleyen bir çağrı alır. Won-ho, ailesinin yaşadığı Geojedo Adası’na gitmeye karar verir. Balıkçı olan babası bir alkolik ve çapkındır. Kocasına bütün o yıllar boyunca katlanan annesi ise çocuklarını, sonsuz sayıda leziz yemekleriyle onları besleyecek kadar çok seviyor. Kocası Amerikalı olan ve Won-ho’nun İngilizce romanlarıyla iş yapmayı planlayan bir de kız kardeşi var.
Won-ho, babasının karısını tekrar aldattığını fark eder ve annesi ise evden çoktan gitmiştir. Roman kahramanı onların bir araya gelmesini ister ve babasıyla balık avlayabilmek için okyanusa girer ve Dokdo Adası’na kadar gelir. Balıkçı köyü Geojedo’dan Dokdo’ya olan yolculukta baba ile oğul, Kore’de çok bilindik içkiler olan soju (소주) ve makgeolli (막걸리) pirinç birasından çokça içiyorlar. Yolculuk boyunca içkiler hakkında konuşmak onlara, birbirlerine içlerini dökme imkânı verir. Bu tür sahneler, yazarın geleneksel makgeolli pirinç birasına olan sevgisinden ilham almıştır.
“Anne makgeolli pirinç birasının içine üç tane haşlanmış patates koyar. Bu da tahıl birasının tadına güzel bir son ekler. Makgeolli pirinç birasının tadı ağızda kaybolunca, yüzen tatlı patateslerin tadı sanki ‘Ta-da! Buradayım.’ der. Bu bir sihir gibi. Makgeolli pirinç birası ayrıca mide sorunlarına karşı da etkili. Gerginliği gidermek ve boğazı rahatlatmak için annenin tatlı patates makgeolli’sinden güzel bir şey yok.”
Yazarın geleneksel içkiye olan sevgisi, kendi başına da içki yapmasına yol açtı. Philadelphia’da yaşayan Fitts, Kore dışında bulması oldukça zor olan nuruk olarak bir bilinen mayayı kullanarak kendine makgeolli yapıyor. Pirinç birasına olan sevgisinden dolayı Fitts, kitapta da nasıl makgeolli yapılacağını anlatmış.
“Eğer sert ve eski tarz bir tat isterseniz hemen içebilirsiniz. Ancak iki günden fazla buzdolabında bekletilen makgeolli, cennet tadı verecektir.”
![[Resim: GPZMPN.jpg]](http://i.hizliresim.com/GPZMPN.jpg)
Amerikalı yazar tarafından yazılan “The Soju Club” ve Fransız yazarın “Winter in Sokcho” kitaplarının her ikisi de Kore’de geçiyor. Kitaplar kısa süre önce Korece de yayınlandı.
Elisa Shua Dusapin’in “Winter in Sokcho” kitabı, yazarın kendisinin gördükleri ve hissettikleri ile Gangwon-do Eyaleti’ndeki Sokcho’nun görünümünü gün yüzüne çıkarıyor. Koreli anne ve Fransız babadan dünyaya gelen Dusapin, iki kültürlü bir evde çocukluğunu geçirdiğinden bir kimlik bunalımı geçirdi: Ve romanın 23 yaşındaki kahramanı içinde yer aldı. Hikâyede, altı yıl önce kışın ziyaret ettiği güzel bir şehirden bahsediyor.
Yazar gibi bir Fransız baba ve Koreli anneden doğan kadın karakter, Sokcho’daki sakin bir pansiyon evinde çalışıyor. Dondurucu kışta bir gün orta yaşlı bir Fransız karikatür sanatçısı orada kalmaya geliyor. Orta yaşlı Fransız ziyaretçi ile genç kadın arasında hoş duygular oluşur. Fakat Fransız karikatürist ona, annesini kandıran ve 23 yıl önce hiçbir iz bırakmadan onu terk eden Fransız babasını hatırlatmaktadır.
“Karikatürist, memleketi Normandiya’yı kastederek ‘Sokcho’ya çok benziyor.’ dedi.
Cevap vermedi. Sokcho’yu asla benim gibi bilemezdi. Burada doğmadan, kışı burada geçirmeden ve ahtapotların tadını, kokusunu bilmeden bu şehri biliyorum dememeli. Burada yalnızlıktan acı çekmeden bilemez.”
![[Resim: l3Q5dB.jpg]](http://i.hizliresim.com/l3Q5dB.jpg)
Koreli bir anne ve Fransız bir babadan dünyaya gelen Elisa Shua Dusapin, ağustos ayında ilk Fransızca kısa romanı ‘Winter in Sokcho’yu yayımladı. Roman, Gangwan-do Eyaleti Sokcho’da geçiyor ve birbirlerine karşı hoş duygular hisseden genç Fransız-Koreli bir kadın ile orta yaşlardaki Fransız bir adamın hikâyesini anlatıyor.
Fransız yazar hem Fransa’da hem de İsviçre’de büyüdü. 2010 yılında 13 yaşındayken anne tarafından akrabalarını göremeye Kore’ye geldi. Dusapin, “Sokcho’ya geldiğimde bana babamın memleketi Normandiya’yı hatırlattı.” dedi. “İkinci Dünya Savaşı sırasında Normandiya savaş alanları arasındayken Sokcho’da iki Kore’yi bölen askeri sınır çizgisine çok yakın konumdaydı. Bu anlamda, iki bölgenin birbirine çok benzediğini düşündüm ve Sokcho’yu romanım için böyle seçtim.” dedi.
“Kore annemin ana vatanı ve ben de Koreliymiş gibi hissediyorum. Çocukluğumda kendimi ne %100 Fransız ne de %100 Koreli olarak görürdüm. Kimlik karışıklığına uğradım ve sonunda hikâyemi romanımda anlatmaya karar verdim.” diye ekledi.
Yazar: Sohn JiAe
Korea.net Personel Yazarı
Fotoğraflar: Loupe, Book Recipe
[email protected]
beherglas
Kaynak: Korea.net
Autumn is a second spring when every leaf is a flower.
Albert Camus
Albert Camus